Forexte Risk Yönetimi
Forex yatırımcılarının çoğu kar etmeyi amaçlayan yatırımcı olduğundan, büyük bir kısmı riskleri küçümsemeye veya yok saymaya eğilimlidir. Bu, çoğu kez yatırımcıların para kaybetmesine neden olabilir. Dolayısıyla, forex yatırımcıları risklerini yönetmeyi öğrenmelidir.
Bir forex yatırımcısı, gerçekleştireceği tüm yatırımlarda bulunacağı indexfx riskleri tam olarak hesaplayarak, bu risklerden etkilenmemesi için gerekli önlemleri almalıdır. Yatırımcı, kar etmeyi amaçladığı her yatırımda, kar elde etme ihtimalinin yanı sıra kaybetme ihtimalini de göz önünde bulundurmalıdır.
Elde ettikleri karı riske atlayarak tekrar yatırım yapmamalıdırlar. Çünkü bu, onları sürekli bir kayıp için hazır hale getirir. Bir yatırımcı, kar elde etmek için yaptığı her yatırımda, belli bir stop-loss emri kullanmalıdır. Stop-loss, yatırımcının, karşılaşacağı belirli bir zarara karşı korunmasını sağlar. Bir stop-loss emri, yatırımcının, yatırımından beklediği zararı asla görmemesi için kullanılır. Çünkü stop-loss emri, yatırımcının, pozisyonunu kapatmasını sağlar. Böylelikle, yatırımcı, yatırımından beklediği kayıp için hiçbir şey kaybetmez. Bir yatırımcı, yaptığı tüm yatırımların üzerinde mutlaka stop-loss emri kullanmalıdır.
Çünkü stop-loss emri, bir yatırımcının, gerçekleştireceği herhangi bir yatırımda asla büyük bir kayıp yaşamasını engeller. Böylelikle, bir yatırımcı, kazanacağı kadar kaybetme ihtimalini de minimize eder. Stop-loss emirleri, bir yatırımcının, gerçekleştireceği yatırımlarda bulunacağı riskleri tam olarak hesaplayarak, bu risklerden etkilenmemesi için gerekli önlemleri almalarını sağlar. Böylelikle, bir yatırımcı, yatırım yaparken asla büyük bir kayıp yaşamaz.
Bollinger Bantları Kullanarak Forex piyasalarında risk yönetimi, pozisyon büyüklüğünü ve stop-loss seviyesini dikkatlice belirlemenin yanı sıra, ticaret stratejinizi geliştirmenize yardımcı olacak teknik göstergeleri de kullanmanızı gerektirir.
Ancak Bollinger Bantları, geçmiş fiyatların standart sapma değerlerine dayanan bir teknik göstergedir ve yatırımcılara, yüksek volgatilite durumlarında pozisyon almak veya satmak için bir fırsat tanır. Bollinger Bantlarının nasıl çalıştığını anlayabilmek için, öncelikle standart sapma kavramını açıklamalıyız.
Standart sapma, bir dağılımın, ortalama değerine olan uzaklığını gösteren bir matematiksel ölçüttür. Bollinger Bantları, birçok finansal gösterge gibi, bir önceki dönemin fiyatlarını kullanır; böylece, geçmiş fiyatları güncel fiyatlarla karşılaştırarak gelecekteki fiyat değişimlerini tahmin etmeye çalışırlar. Bollinger Bantları, bir üst bant ve bir alt bant kullanır; bu iki bant, ortalama fiyatın üzerinde veya altında yer alır.
Üst bant, ortalama fiyatın üzerinde yer alan bir standart sapma değeridir; alt bant ise tam tersi şekildedir. Bu iki bant, yatırımcılara fiyatın gelecekte ne yönde hareket edeceği konusunda ipuçları verir; yüksek volatilite durumlarında, fiyatlar genellikle bu iki bant arasında sıkışır ve bantların; neredeyse birbiriyle çaprazladığı durumlarda ise fiyatların yön değiştirebileceği anlamına gelir. Volatilite göstergesi olarak da kullanılabilen Bollinger Bantları, teknik analistler tarafından sıkça kullanılır; ancak bilinmesi gereken en önemli şey, bu göstergenin doğru şekilde kullanılmasıdır. Bollinger Bantları, yalnızca yüksek volatilite durumlarında etkilidir ve yatırımcılar, sadece bu durumlarda pozisyon almalıdır. Aynı zamanda, başarılı bir ticaret stratejisi geliştirmek için diğer teknik göstergeleri de kullanmanız gerektiğini unutmayın.